top of page
  • Emre Akaltın

Güneşi doğurmak için bir çağrı


Francis Alÿs - Still from a video

Bu bir davet metnidir.


6 Şubat'ta ülkenin güneydoğusunda gerçekleşen ve 10 kenti, ayrıca Suriye'deki kentleri etkileyen büyük depremler ile ilgili süreçte düşündüğüm bazı konular hakkında birtakım sonuçlara vardım. Akut durumun sonrasında kentlerin yeniden inşası aşamasında bize büyük roller düşeceğine inanıyorum.


Bir şekilde bir sorumluluk hissetmeye başladım birçoğumuz gibi. Olanlardan değil, ama olacaklardan sorumluyuz gibi geliyor bana. Ciddi anlamda yeniden kent kurma süreçleri yaşayacak bölge. Benim çok endişe ettiğim şey, çok muhtemelen orada olacak olan belleksiz, ruhsuz, kara kara toplu konutlar.


Bir şekilde örgütlenip hem oranın tarihini koruyan, hem yaşanan acıyı unutturmayan hem de sosyokültürel bir destek anlamında bir çalışma yapmalıyız diye düşünüyorum. Çok farklı disiplinlerden çalışmalar yapan insanlar var aramızda. Yardımların ''yardım'' olarak kalmasından endişe duyuyorum. Tek seferlik, göstermelik kalmasından endişe duyuyorum. Yardımların sürekliliği oldukça önemli. Daha da önemlisi, şu anda içinde bulunduğumuz akut dönem bir şekilde geçecekse de ciddi bir psikososyal ve sosyokültürel desteğin bölgede sürekli kılınması gerekiyor.


Kültür politikası ülkemizde devlet eliyle pek yapılmamış bir şey. Cumhuriyetin ilk yıllarında yapılan sembolik hamleler dışında, devletin kültür ve sanata ayırdığı fon ve bilişsel güç oldukça düşük bir noktada. Sivil toplumun bu noktada sorumluluk alabileceğini umuyorum. Zira kültür politikası her anlamda kentleri kalkındırmanın en önemli yollarından biri günümüzde. Bu defa kültür politikası yapmanın ikincil üçüncül olarak düşünülmemesi, bir an önce harekete geçilmesi gerektiği kanaatindeyim. Bunu da çok disiplinli bir yolla, birlikte düşünerek bir adım atarak yapabileceğimizi, yahut bunun yapılmasına, kafa yorulmasına ön ayak olabileceğimizi düşünüyorum.

İstanbul da bu olanlardan, olacaklardan münezzeh değil. Bu sebeple bir dayanışma kültürünü daim kılmanın zorunlu olduğunu düşünüyorum. Şu an değil, ama belki disiplinlerarası bir örgütlenme için şimdiden düşünmek gerekiyor.


Psikologlar, sosyologlar, mimarlar, sosyal hizmet uzmanları ve kültür sanat profesyonelleri gibi farklı disiplinlerde çalışmalarını sürdüren kişilerle bir grup kurmalı ve ne yapabileceğimize bakmalıyız. Depremzede halkın büyük çoğunluğu farklı şehirlere göç etmek durumunda kaldı. Kentlerde kalanlar da çoğunlukla yoksul kesim.


Bu noktada, çocuklardan başlayarak, kültürel bir zemini güçlü kılacak, doğru adımların atılmasında etkili olacak bir çalışma grubu başlatmayı düşünüyorum. Kültür politikaları eğer zamanında doğru şekilde yapılabilirse temel ihtiyaçlarla kol kola yürütülebilirse bu kentler kalkınabilir. Kentlere dönüş gerçekleşebilir.


Çalışma sürecimizde Ahbap, Inogar Kooperatifi ve İhtiyaç Haritası gibi oluşumlardan destek alabileceğimizi, birlikte bir çalışma yürütebileceğimizi düşünüyorum. Sivil toplumun, kültür odaklı çalışan sivil toplum kuruluşlarının desteğini alabileceğimize inanıyorum. Zira, bu facia bize ''bir arada'' olmayı daha çok öğretti. Devletin desteğiyle olandan çok, insanların birlikte çabalarıyla yeşeren umutlara şahit olduk. Ana akım siyasi partilerin yaklaşımlarından çok insanların birbirini ayrıştırmadan bir arada çalışmaları da umut verici.


İlgilenebilecek kişileri yönlendirebilirseniz çok sevinirim. Şu anda bu konu üzerine birlikte düşünmenin herkes için iyi olabileceğine inanıyorum. Bazı çıkış yolları bulabilirsek de ne mutlu.


İletişim için info@oralardahavalar.com ya da emreakaltin@yahoo.com adresine mail atabilirsiniz.



Located in Ataşehir, Istanbul, TR, on Eurasia, Pangea, on the Earth, inside the Solar System, immersed in The Universe
  • Facebook
  • Instagram
bottom of page